27 Mart 2010 Cumartesi

Çar'esizlik


İçki şişesinde balık olmak düşüncesinde değilim..
bir can derdi değil
bir teselli ve avuntu aramaktayım kadehin soğuk vücudunda
içinde ha zehir olmuş ha deli divane eden şarap
ben ne yaptım..
ben nasıl teslim oldum böyle?
her şeyin eşit dağıtıldığı bir sofra istiyorlar..
bir tarafta karınca bir tarafta ağustos böceği..
bu yıkılışın beşiği, benim bildiğim sarayım yanıyor
içmek için yanıyorum ama kadehim kırık,
içinde beyaz sinsi cam parçaları yüzüyor..
bir kuytuda bekleyip göreyim diyorum
kutsal makasın sivri gagası gıcırdayarak kapanıyor
boynumdan fışkıracak kanla beslenecekmiş toprak
yağmaya katılın kardeşlerim!
takatim yok direnmeye...
Toprağa düşmüş bedene saldıran böcekler gibi
Sevgililerimin ipek elbiselerini alın
Onlardan çeyizlikler yapın kızlarınıza
Sandalyelerimi, kapılarımı sökün..
Bırakın, zarafet ve estetik yanıp gitsin açlığın koynunda
Yanmaya gelin kardeşlerim!
Bu zevksiz çapulcu ordusu emri altında kalmaktansa ölelim!
Leş kokan nefesleriyle kirlettikleri şarkılara bakın
Bizim güzel sesli kanaryalarımza benzemez
Yerde yatan bir güzel vücut, hüzün içinde
Bacakları arasından sızan kan delili değil mi?
Hangi güzelliğin kıymetini bildi ki bu bir avuç zibidi
Bu özenle hazırlanmış sofrada her lokmanın hakkını vererek
Tüm dinlerin dışında bir şükrü katık ederek yiyorduk yemeğimizi
Bu aç kurtlarsa döke saça midelerini doldurmaya uğraşıyorlar
Ha dünyanın en maharetli elinden çıkmış olsun ha domuz pisliği
Önemli olanl midelerine neyin değil ne kadar girdiği..

Tüm bu gördüklerimden sonra
İçimdeki bütün insan sevgisini yitirdim..
Camdan bir saraya da süslü pullara da ihtiyacım yok!
Elimde parçalanan kadehe dolan kanım dondu
Tabancamdaki son bir kaç kurşuna yuva arıyorum
Şu baktıkları her yerde para ve yemek gören
Omuz üstünde taşınan kütük parçaları ne uygun!
Bitecek!
Devrilen güzelliğin son sütunu altında birkaç böcek ezilecek!
Karda yatan güzel kız, göz yaşları yüzünde donmuş..
İntikamını alacağım güzelliğinin..
Gelin kardeşlerim!
Bu şişe hepimize yeter!
Ölün kardeşlerim, topraktaki böcekler için!
Nasılsa çürüyen bir tek bizim bedenlerimiz olmayacak!
Güzelliğin yıkılan son sütunu
Mezar taşımız olsun!

12 Mart 2010 Cuma

SOYTARI KRAL ÖLDÜ!!!

ŞİMDİ BU YAZIYI OKUDUĞUNUZ ANDA ARTIK ONUN FERMANLARI VE İSTEKLERİ BİZİM İÇİN BİRŞEY İFADE ETMEYECEK. HİÇ KİMSE İSTEMEDİĞİ DURUMLARA DÜŞMEYECEK,KİMSE HAKETTİĞİNDEN FAZLASINI ALAMAYACAK,KİMSENİN GÖZLERİ BAĞLANIP OYNATILMAYACAK.

ONU;SEN,BEN BİZ ÖLDÜRDÜK.BELKİ KÖTÜ NİYETLİ DEĞİLDİ AMA KÖTÜ NİYETLİLERİN GÖLGESİNE KONDURULMUŞTU TAHTI VE ONUN EN PARLAK DÖNEMLERİ YAŞATTIĞI ANLAR HEP TAHTTAN KALKTIĞI ANLARDI.

YAPISI GÜÇLÜ OLMAYA MÜSAİT DEĞİLDİ,ZAAFLARI VARDI AMA BİR KRAL DÜŞÜNÜN Kİ CESARETTEN YOKSUN,GÜÇSÜZ VE İNSAFLI HEM NEREDE GÖRÜLMÜŞ KRALLARIN İNSANLARI GÜLDÜRDÜĞÜ?

ŞİMDİ MUTLAKA CENNET NİMETLERİNDEN FAYDALANIYORDUR.ONUN YÖNETECEĞİ BİR ÜLKE DEĞİLDİ BURASI;ÇAKALLAR VARDI,KURTLARIN PENÇELERİNDE ÖLÜYORDU SU İÇMEYE İNEN MASUMİYET CEYLANLARI. LEŞ KOKUYORDU HER AĞACIN GÖLGESİ VE O SADECE İYİ TARAFINDAN BAKIP;YÜKSEK KALESİNDE GÜNEŞİN DOĞUŞUNDAN,YEŞİLİN BÜYÜSÜNDEN VE GÖĞÜN MAVİSİNDEN İBARET SANIYORDU DÜNYADA YARATILAN HER CANLININ YAŞAM SEVİNCİNİ.ARDI SIRA ENTİRİKA ÜSTÜNE ENTİRİKA ÇEVİREN YÜZLERCE HİZMETKARA RAĞMEN YAŞAMAYI BİLDİ UZUNCA BİR SÜRE VE SONUNDA SONKEZ ÇAĞIRDIĞI DÜŞÜNÜN KOYNUNDA YUMDU GÖZLERİNİ.

ŞİMDİ BU KOCA ÜLKEDE DÜZEN BOZULACAK SANMAYIN! DÜZEN BOZULDUĞU İÇİN SOYTARI KRAL OLMUŞTU. ARTIK DÜZEN YENİDEN YERLEŞECEK BU ÜLKEYE.

EĞER DİYORSAN Kİ TAHTTA BENİM HAKKIMDIR BUNDAN BÖYLE YANILIRSIN.KRAL ÇOKTAN OTURDU TAHTINA VE İLK İŞ GÖLGESİNE GÖMMEK OLDU O NİYETİ GÖNÜLLERİ GİBİ KARA İNSANLARI. İŞTE İLK FERMANI:HER HANEYE HER GÜN ARALIKSIZ TAŞINAN KAHKAHALAR KESİLECEK ÖNCE,YARDIM İSTEYEN ELLERİN TEMİZLİĞİ ESAS OLACAK VE BİTECEK UZAK DİYARLARDA SÜREN İNSANLIK KIYIMLARINA DUR DEMEK İÇİN ASKER YOLLAMAK...

SOYTARI KRAL ÖLDÜ HEPİMİZİN BAŞI SAĞOLSUN.

VE YAŞASIN YENİ KRAL!!!



Not:Bu yazı üniversitenin ilk yılında okuduğum bir yazıydı bugün okuduğumda aynı şeyi hissettim ve paylaşmak istedim.